Anasayfa İletişim


İKİLİ TEST(11-14 TESTİ)VE FETAL ENSE KALINLIĞI

11-14 Testi olarakta bilinen ilk trimester (ilk üç ay) tarama testi , Down Sendromu ve Trizomi 18 adı verilen kromozomal anomaliye sahip bebekleri hamileliÄŸin çok erken dönemlerinde saptamaya yönelik bir tarama testidir.Tüm tarama testlerinde olduÄŸu gibi bu test de tanı koydurmaz.Sadece hastalık açısından yüksek risk altındaki bebekleri iÅŸaret eder ve bu bebeklerde kesin tanıya götüren tanısal testlerin yapılmasını saÄŸlar.Bu test, iki aÅŸamada yapılır.Birincisi bebeÄŸin ensesinin arkasında bulunan sıvı kısmın kalınlığının ultrason ile ölçülmesidir.(fetal ense kalınlığı). Bir diÄŸeride anneden alınan kan örneÄŸinde hamilelik hormonu olan beta-hCG’nin serbest kısmının(free beta-hCG) ve hamileliÄŸe özgü bir proteinin ölçülmesidir.

AMNİYOSENTEZ

Bebekler hamilelik boyunca amniyon kesesi içindeki amniyon sıvısında gelişimlerini tamamlar .Amniyosentez  yöntemi; bebeğinizin içinde gelişimini tamamladığı amniyon sıvısından ince bir iğne yardımıyla örnek alınarak gerçekleşir.Amaç başta Down Sendromu olmak üzere bebekteki anormal durumları ve varsa genetik hastalığını tespit etmektir.Genellikle; ileri yaş hamileliklerde ,ultrasonografide anomali saptanması durumunda, akciğer gelişiminin değerlendirilmesinde ve amniyon sıvısının normalden fazla olması gibi durumlarda yapılır. Çoğul hamileliklerde de amniyosentez uygulanabilir.Amniyosentez,tamamen çiftin kararıyla yaptırılır. Hamileliğin ikinci 3 ayında uygulanan bu test, genellikle 16-18. haftalar arasında yapılır.Amniyosentez işlemi genellikle başarılı uygulanmakla beraber ,nadir olarak bazı riskleride vardır. Bu riskler;erken doğum,düşük,plasenta veya kordonun zedelenmesi ve bebeğin zarargörmesidir.Amniyosentez sonrası karşılaşılacak her hangi bir olumsuzluk mutlaka doktora haber verilmelidir.

HAMİLELİKTE YAPILMASI GEREKEN TESTLER

SON YILLARDA KADIN SAĞLIĞI UZMANLARININ EN BÜYÜK AMAÇLARINDAN BİRİ DE ANOMALİLİ ÇOCUK DOĞUMLARINI AZALTMAK . BU DOĞRULTUDA HAMİLELİK ÖNCESİNDE OLDUĞU GİBİ HAMİLELİKTE DE ANNE ADAYINA BAZI TESTLER YAPILMASI GEREKİYOR. BU TESTLER ENGELLİ VE GENETİK HASTALIKLI ÇOCUK DOĞUMLARINI BÜYÜK ORANDA AZALTIYOR.

ELBETTE HER ANNE -BABA SAĞLIKLI BEBEKLER  DÜNYAYA GETİRMEK İSTİYOR,ANCAK DOĞA BAZEN BUNA İZİN VERMİYOR. ÖZELLİKLEDE  GÜNÜMÜZ KOŞULLARINDA STRES, HORMONLU VE KATKI GIDALI BESLENME SİGARA GİBİ KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR İLE GENETİK HASTALIKLAR BAZI BEBEKLERİN NORMAL DOĞMALARINI ENGELLİYOR . BU AMAÇLA KADIN SAĞLIĞI UZMANLARI HENÜZ BEBEK ANNE RAHMİNDE OLUŞMADAN ÖNCE BAZI ÖNLEMLER ALINMASINI SAĞLIYORLAR. BU ÖNLEMLER HAMİLELİKTE DE YAPILMSI GEREKEN TESTLERLE DEVAM EDİYOR. HAMİLELİKTE YAPILAN TESTLERİN AMACI; GENETİK HASTALIKLARI  VE ANOMALİLERİ ERKEN DÖNEMDE SAPTAMAK, DURUMU ANNE- BABAYA BİLDİRMEK VE KENDİLERİNİN ONAY VERMESİ SURETİYLE HAMİLELİĞİN SONLANDIRILMASIDIR. HANGİ  TEST NE ZAMAN YAPILMALI?

UYKUSUZLUK

  YATAR   YATMAZ  UYUYAMIYORSANIZ …

Yatağa yattığınızda 30 dakika içinde uykkuya dalamıyorsanız ve bu durum sık sık tekrarlıyorsa uykusuzluk sorunu yaşıyorsunuz.Sabahları yorgun uyanma, gün boyunca uyuma isteği de sağlıklı bir uyku çekemediğinizin işaretidir.

YATTIKTAN SONRA UYKUYA NE KADAR  SÜRE  İÇİNDE DALMAMIZ GEREKİYOR?

Sağlıklı biri uykusu gelip yatağa gittiğinde ortalama 3 ile 10 dakika arasında uyur. Bu süre günün koşullarına göre değişebilir. Örneğin yorgun veya üzüntülü iseniz uykuya geçmeniz daha uzun sürer. Eğer uykuya dalmanız yarım saati aşıyor ve bu durum sık sık tekrarlıyor ise uykusuzluk sorununuz var demektir.

DALAMAMAKTAN BAŞKA UYKUSUZLUK TİPİ VARMI?İki tür uykusuzluktan daha söz edebiliriz. Birinci grupta, 30-40 dakika uykudan sonra uyanıp tekrar uyuyamayanlar var. Bu hastalar gece hep uykuya dalmaya çalışır ama bir türlü başarılı olamaz. İkinci grubu ise bilinen veya bilinmeyen nedenlerle, gece içinde 10-15 kez uykudan uyananlar oluşturuyor.Kişi gece boyunca 6-7 saat uyur ama sık sık uyanır, uyanıklıklarıda 3-4 dakika sürer.

GECE İÇİNDE SIK SIK UYANMAK UYKU KALİTESİNİ NASIL BOZAR?SaÄŸlıklı bir uykuyu rüya görülen (REM) ve görülmeyen dönem diye ikiye ayırıyoruz. Rüya görülmeyen uykunun  da iki türü var: yüzeyel ve derin uyku .YataÄŸa girip uyuduÄŸumuzda önce yüzeyel uykuyu yaÅŸarız, sonra giderek derin uykuya geçeriz. Derin uykunun bir yerinde önce rüya görülen, sonra tekrar rüya görülmeyen uykuya geçeriz. Sabaha kadar yüzeyel-derin-rüya görülen uyku paketleri 3-4 kez  tekrarlanır. REM uykusunda zihnimiz toparlanır, beynimiz dinlenir.Uykunun diÄŸer evrelerinde de bedenimiz dinlenir.EÄŸer uykuyu kesintiye uÄŸratan bir sebep varsa uyku hep yüzeyel uyku döneminde kalabilir.Yani derin uyku ve REM uykusu eksik kalır.Bu da bedenimizin ve zihnimizin dinlenmemesine yol açar.Öğrencilere tavsiyem ÅŸu :Sınavlarınıza çalışmayı son geceye bırakmayın .Gece 4′ e kadar oturup ertsi gün sınava girerseniz REM  uykusunu az yaÅŸarsınız. Bu da bildiklerinizi unutmanıza yol açabilir.

HORLAMA UYKUSUZLUĞA NEDEN OLABİLİRMİ?

Evet , horlayan kiÅŸiler gece kaliteli bir uyku elde  edemezler .Uykularını alamdıkları için de gündüz dayanılmaz uyku ataklarıyla karşılaşırlar.Zaten uyku laboratuvarlarına daha çok uyku apne sendromu olduÄŸu düşünülen insanlar yatırılmaktadır.Uyku apnesi denilen ÅŸey, horlama sırasında sık sık soluÄŸun durmasıdır.Bu hastalar genellikle “Gece uyuyorum ama birden ter basarak uyanıyorum “,  “BoÄŸulur gibi oluyorum”ÅŸikayetleriyle  doktora baÅŸ vurur.

HANGİ HASTALIKLAR UYKUSUZLUĞA YOL AÇAR?

Örneğin kalp yetmezliği .Çünkü bu hastalar sırt üstü yatamazlar .Yine astımlılar gece nefesleri daraldığı için uykusuzluk çekebilirler.Ama her hangi bir sağlık sorununuz olmasa bile uykusuzluk sorunu ile karşılaşabilirziniz.Gündüz iyi, mutlu bir yaşam sürmez ve gece bunun sorgusunu yapmaya başlarsanız uykuya dalamayabilirsiniz.Bu da uykusuzluğun ruhsal kısmıdır.

YATAK ODASI KOÅžULLARI UYKUSUZLUÄžA NEDEN OLURMU?

Evet, yatak odanız havasız, gürültülü  ve çok parlak ışıkla aydınlanıyorsa, kötü, kalitesiz bir yatağınız varsa  uykusuzluk çekersiniz.Gürültüyü ele alalım .Uyumak için gürültü şiddeti 25-30 desibel olmalı. Yaprak hışırtısı 10 desibel cıvarında ses çıkarır.Ama horlama yaklaşık 90-100 desibel gürültüye neden olur. Eğer eşiniz horluyorsa sizin sağlıklı uyku uyumanız pek mümkün değil .Ya da cuma -cumartesi akşamı gece kulüplerinin olduğu caddeye bakan bir evde oturuyorsanız uykusuzluk çekmeniz kaçınılmaz .Bu arada yatak seçiminiz çok önemli.Yattığınız yatağın kilonuza uygun olması lazim.Diyelim, eşimle benim  kilo toplamım  130 bizim yatacağımız yatakla , kilo toplamı  200 olan bir çiftin yatağı bibirinden farklı .Yatak aldığınız firmaya mutlaka bu noktayı hatırlatmanızda fayda vardır.Birde içindeki yaylar eskidiği için 8-9 yılda bir değiştirmek gerekir.

GÜN IŞIĞININ SAĞLIKLI UYKU ÜZERİNDE ETKİSİ VARMIDIR?

Evet, çünkü gün boyunca aldığınız ışık beyninizde mutluluk hormonlarından  melatoninin  salgılanmasına yol açarak sizi uykuya hazırlar.Karanlık yada ışığı yetersiz olan ofislerde çalışanlarda uykusuzluğa daha sık rastlamamızın sebebide bu.

NE KADAR UYKUYA İHTİYACIMIZ VAR?

Bu kişiden kişiye değişiklikler gösterir.Her insan kendi  uyku  ihtiyacını belirler. Belki 11 saat uyku size yeterli geliyordur, ya da 3,5 -4 saat uyumanıza rağmen  hayatınızdan çok memnun olabilirsiniz . Ama ortalama 7- 7,5 saat uyumak yetişkin yaştaki insanlar için yeterli . çocuklar anne karnında 23, doğduklarında 17-18 saat uyurlar.Yaş ilerledikçe süre giderek azalır.

UYKUSUZLUK SORUNU YAŞAYAN ÇOK İNSAN VARMI?

Dünyada uykusuzluk sorunun  çekmemiÅŸ kiÅŸi yok .Her 5 kiÅŸiden 1′ i uyku sorunu yaşıyor.

KADINLAR UYKUSUZLUÄžA DAHA MI DAYANIKLI?

Sanıyorum hormonlar yüzünden daha dayanıklılar.

KALİTELİ BİR UYKUNUN GÖSTERGELERİ NELERDİR?

Bana göre iki göstergesi var.Sabah kalktığınızda “iyi uyudum “diyor, gün içinde dayanılmaz ÅŸekilde uykunuz gelmiyorsa kaliteli uyuyorsunuz demektir.

SÜREKLÜ UYKUSUZLUK ÇEKMEK SAĞLIĞIMIZI NASIL ETKİLER?

Bir defa önce ruhsal sağlığımız bozulur,ciddi bir depresyon sorunuyla karşı karşıya kalabiliriz.Dahası uyku sadece beynimizi , kaslarımızı değil , kalbimizi, solunumumuzu dinlendiren bir süreç. Bu nedenle uykusuzluk kalpten felce kadar bir çok soruna yol açabilir.Yine trafik-iş kazaları, performans düşüşü,okul başarısında azalmanın en önemli nedenlerinden biri uykusuzluk . Bu gün uyuyamayanların daha fazla mide-bağırsak sorunu yaşadıklarını biliyoruz. Ne yazıkki uykusuzluk çeken hastalarımız daha sonra birde sigara gibi bir alışkanlık ediniyorlar.Bu çok yanlış çünkü sıgara tek başına uykusuzluğa sebep olur.

ALKOL UYUMAYI KOLAYLAÅžTIRIRMI ?

Kesinlikle hayır .Sık sık “Bir duble bir ÅŸey iç, uyursun “diye duyarız.Alkol  belki bir kez rahat bir uyku saÄŸlar ama duzenli alkol tüketmek uyku kalitesini yüzde 100 bozar.

İLAÇLARDA UYKUSUZLUĞA NEDEN OLURMU?

Evet olabilir. Örneğin uyku ilçları tek başına sebep olabilir.Hatta şunu söyleyebiliriz ki ;en başarılı olduğumuz uykusuzluk tedavisi ,bize gelen hastaların uykusuzluk nedeniyle aldıkları uyku ilacını kesmek . Bu nedenle hekim kontrolü olmadan uyku ilacı kullanmamak gerekir.Antidepresanlar da uykusuzluğa yol açtığı için günduz alınması gerekir.Uykusuzluk yaratan bir diğer ilaç da idrar söktürücüler .Özellikle akşam saatlerinde alındıklarında sık tuvalete gitme nedeni oldukları için uykusuzluk yaparlar.Bazı hava yolu açıcı ilaçlar,tiroid eksikliği olanlara verilen tiroid hormonlarının fazla olmasıda uykusuzluğa sebep olur.

UYKUSUZLUK ÇEKEN BİRİ NE ZAMAN DOKTORA BAŞ VURMALI ?

Hasta rahatsız olduğu anda doktora gitmeli .Bu süre bazıları için 1 hafta , bazıları için 1 aydır.

                                 Doç.Dr.Çağlar Çuhadaroğlu

                                 İst.Ünv.İst .Tıp. Fak

                                  P.G.

Varis

Varis daha çok bacakları etkileyen genetik geçişli bir toplar damar rahatsızlığıdır. Hem kadınlarda hem erkeklerde görülebilir.Ancak kadınlar hamilelik süreci yaşadıkları için onlarda erkeklere oranla daha sık ortaya çıkabilir.

VARİS NEDİR?

Varis bir toplar damar hastalığıdır.

TOLAR DAMAR NEDİR?

Atar damarlar yardımı ile ayağa kan gelir ve kullanılır.Sonra toplardamarlarla kalbe kadar geri döner . Özellikle ayakta durduğunuz zaman çalışan özel bir sistem var.Ayağımızda kalp gibi bir pompa yok, bu yüzden kan devamlı olarak yukarı gönderilemiyor.Onun yerine toplar damarlar, baldırdaki kasların arasında yer alır.Kaslar kasıldığı zaman kanı yukarı iter .Gevşediği zaman kan geri kaçmasın diye kapakciklar sistemi devreye girer. Bu kapakçıklar kanın kalbe doğru geçişe izin verir, ama geri kaçışına izin vermezler.

Genetik bir rahatsızlıkmıdır?

Evet, varis genetik geçişli bir hastalıktır.ailenizde bu rahatsızlık varsa sizde de ortaya çıkabilir.

VARİS NEDEN OLUŞUR?

Varis toplardamardaki kapakçık yetersizliğinden kaynaklanır.Çünkü kaslar ve kapakçıklar kompleks bir sistem olarak çalışırlar.Bu sistemde problem ortaya çıktığı zaman toplardamar rahatsızlıkları başlar,varisler ortaya çıkar.Varisler bu kapakçıkların yeteri kadar kapanmaması ve aşağı doğru kan kaçırması yüzünden oluşur.Sorun, özellikle ayaktayken yukarı gitmesi gereken kanın tam tersi olarak gerı kaçmasıdır.Sonuçta yüzeyel toplardamarda basınç artışı olur.Basınç artışı demek bu organın gerek kendisinin gerekse dallarının genişlemesi anlamına gelir.Bu yüzeyel toplardamar da deriye çok yakın olduğu için genişleyen varisleri dışarıdan baktığımızda görürüz.Bu kapakçıkların niye yetrsiz hale geldiğini çok iyi bilmiyoruz.Genetik eğilimden dolayı damar duvarı yavaş yavaş genişliyor.Genişledikçede kapakçıklar birbirinden uzaklaşıyor .Bunun dışında hamilelik ,hareketsizlik, karın içi basıncını artıran pek çok faktör de varis oluşma riskini artırır.

Toplumlarda görülme sıklığı nedir?

Sık görülen bir rahatsızlıktır.Kuzey Amerika ve Avrupa ırkında daha fazla görülür.Akdeniz kuşağı adı verilen kuşakta daha az görülen bir sorundur.

Kadınlardamı yoksa erkeklerdemi daha sık görülür?

Toplumda varisin dağılımı kadın ve erkekte eşit olmalı.Ama kadınlar hamilelik yaşadıkları için ve genellikle kadın mesleği olarak bilinen hemşirelik mesleğinde de uzun süre ayakta çalışmak zorunda oldukları için onlarda daha fazla görülüyor.

Varisin türleri varmıdır?

Toplumumuzda görülen ince küçük kılcal damarlar tam varis değil ama karıştırılıyor.Hiç varis olmadan da bu ince kılcal damarlarda artış görülebiliyor.Varisin iki tipi var .

1)Yüzeyel toplardamar yetersizliği olan,kasıktan ayakbileğine kadar tüm kapakların kaçırdığı varisler .

1) Hepsinde kapak kaçağı olmayan ,bazen sadece dallarında daha küçük olarak görülen varisler.

Varisin dereceleri varmıdır?

Varisin değil ,kapak kaçağının dereceleri vardır.Birinci evrede en az kaçak oluyor.Mesela burada kasıktaki ilk kapak kaçıyor, diğerleri tutuyor. Dördüncü evrede ise ayak bileğine kadar kaçak vardır.

Varisin evreleri ;

Evre 1: Kasıkta kaçak en az olanı

Evre 2: Diz üstüne kadar kaçak

Evre 3: Diz altına kadar kaçak

Evre 4: Ayak bileğine kadar kaçak

Varisten şikayet eden kişi hastanelerin hangi bölümlerine baş vurmalı?

Varis rahatsızlığından yakınanların hastanelerin var ise damar cerrahisi veya göğüs kalp damar cerrehisi bölümlerine baş vurmaları gerekir.

41.HAFTA

“EÄŸer hala doÄŸum baÅŸlamadıysa ; bebeÄŸiniz yeteri kadar kilo almış ve doÄŸum için sabırsızlanıyordur.Önceden yapılan ultrason görüntüleri ve tıbbi incelemeler tekrar deÄŸerlendirilerek ve doÄŸum ÅŸekli belirlenerek ,doÄŸum yapılmalıdır.Normal doÄŸuma engel teÅŸkil  edecek bir durum varsa sezaryenle doÄŸum yaptırılmalıdır.EÄŸer bebeÄŸiniz doÄŸmuÅŸ ise gerçek hayatın rahim içindeki durumdan çok farklı olduÄŸunun anlamıştır.CiÄŸerleri ile oksijen alabilir ve kalbi ile de bunu diÄŸer organlarına iletebilir. 

40.HAFTA

BebeÄŸiniz…

Boyu yaklaşık 48-51 santim ve ağırlığı yaklaşık 3500 gramdır.Bu hafta içinde doğumun olma olasılığı çok yüksektır.Doğum zamanı geldiğinde bebeğiniz  kanal girişine başını yatay olarak yerleştirir ,kanalın ortasına geldiğinde başını 90 derece döndürerek hareket ettirir ve bu şekilde başını çıkarır.Başı ve sonrasında omuzların çıkması ile doğumu yapan kişi tarafından tüm vücudun doğrultulması sağlanır.Bebeğinizin kafasında hafif bir yamukluk olabilir ,ancak bu zamanla düzelecektir.Bebeğiniz ilk doğduğu anda sarı  ya da mor renkte olabilir.Gözleri ise mavi veya lacivert ve vücudunun çeşitli bölgelerinde tüylenme olabilir ,fakat bunlar zamanla değişecektir.

Siz…

Hastanenin ve önemli telefon numaralarını evinizin görünür bir yerinde bulundurun.Yeni doğan bebekler sıklıkla anne ve babaları için sürprizdirler.Bebeğiniz size değişik ve garip gelecektir.Hormon seviyelerinden dolayı genital bölgede şişme, göğüslerden süt sızması ,ciltte renk değişimi ,kuruma ve lekelenme görülebilir. 

39.HAFTA

BebeÄŸiniz…

Bebeğiniz bu haftalarda yaklaşık 36 santim ve ağırkığı yaklaşık 3250 gramdır. Bebek büyümeye ve kilo almaya devam eder.Bu haftalarda da kordon, bebeği sarmış durumda olabilir ve hali hazırda bebeğin beslenmesi için ona yardımcı olur.Sizin vücudunuzdaki bir kısım antikorlar plasenta yardımı ile bebeğin kan dolaşımına geçerek ,geçici olarak bağışıklığının güçlü olmasını sağlar.

Siz…

Rahim ağzı, doğum için açılmaya hazırlanır ve mesaneye yapılan baskı artar. Düzenli olarak şiddetli kasımalar olabilir. Doğumun başlamasının bir diğer sinyali ise hamilelik kesesinin yırtılması ile suyun gelmesidir.Rahmin ağzını hamilelik boyunca kapatan kanlı tıkacın atılması, doğumun başladığını gösterir.

38.HAFTA

BebeÄŸiniz…

Bebeğin boyu yaklaşık 35 santim ve ağırlığı yaklaşık 3100 gramdır.Bebeğiniz bağırsaklarında doğum sonrası ilk 24 saat içinde yapacak olduğu mekonyum ismi verilen ilk dışkısını biriktirmeye başlamıştır.Eğer bebeğiniz erkek ise testislerin skrotum içine (torbalarına) inmesi gerekir.Bazı durumlarda testisler torbaya inmeyebilir, bu da infertilite ya da testis kanserine sebep olabilir.Bu yüzden doğum sonrasında doktor tarafından kontrol edilmelidir.

Siz…

Bu haftadan itibaren artık doğum sancılarının her an gelebileceğini dikkate almalısınız.Gerçek doğum sancılarının en önemli özelliği, düzenli aralıklar ile olmasıdır.Bunlar 10 dakikada ortalama 3 kez ortaya çıkar ve her bir kasılma yaklaşık 50 saniye sürer .İstirahat etmek ile geçmeyecektir ve şiddeti de zaman içerisinde giderek artar .Eğer kasılmalar düzene girmiş ve geçmiyorsa hastaneye gitme zamanı gelmiş demektir.

37.HAFTA

BebeÄŸiniz…

Yaklaşık olarak bebeğinizin boyu 35 santim ve ağırlığı 2950 gramdır.Şu anda bebeğiniz klinik olarak doğum için yeterli olgunluğa ulaşmış durumdadır, fakat büyüme ve gelişimini durdurmuş değildir.Bebeğiniz her geçen gün ortalama 25-30 gram arasında kilo almaya devam eder. Beyni ve sinir sistemi gelişmesini sürdürür.

Siz…

Eğer ilk hamileliğiniz ise bebeğin tüm doğum haftalarını tamamlaması ihtimali daha yüksektir.Daha önce çocuk sahibi olmuşsanız ya da şu anda  hamileliğiniz ikiz ise doğum daha erken olabilir.Bebeğinizin başı doğum için aşağıya doğru döndüğü için, iç organlarınızın rahatladığını ve vücudunuzun alt bölgesinin  hafiflediğini, solunumunuzun ve beslenmenizin daha da kolaylaştığını göreceksiniz.  Rahminizin mesaneye yaptığı basıncın artmasından dolayı idrara çıkma sıklığınız fazlalaşabilir.