Aksöğüt
Yaygın adı : Aksöğüt
Latince adı : Salix alba
Familyası : Salicaceae
Kullanılan bölümü : Kabuğu
Tanımı : Boyu 25 metreye ulaşabilir.Türlerin tümünün, uzun, dar mavi-yeşil mat yaprakları ve pürüzlü, grimsi kabuğü vardır. Erkek çiçekler sarı ,dişi olanlar ise yeşildir.
YetiÅŸtiÄŸi yer :
Anavatanı, Avrupanın orta ve güney kesimleridir. Ilıman iklimlerin hüküm sürdüğü sulak alanlarda yetişir.
Halk bilgisi ve geleneksel kullanımı :
Söğüt ağacı tarih boyunca kehanetle ilişkilendirilmiştir. Duridilerin dolunayda söğüt sepetler içinde insan kurban ettikleri söylenir. Eski Mısırlılar için ağaç ,mutluluğun simgesiydi. Japon efsanelerine göre ilk insanın omurgası aksöğütten yapılmıştı. Eski yunanda Artemisin simgesi olan aksöğüt, bereketi temsil ederdi.Kudüsteki ilk tapınağın yerle bir edilmesinden sonra kederi simgeler oldu. Çin de kadın güzelliği ile bağdaştırılmıştır. Söğüt odunu ressam kömürü yapımında da kullanılır.
Tıbbı kullanımı :
Nippur’da bulunan 400 yıllkı Sümerce bir reçete tabletinde aksöğüdün çivi yazısındaki simgesi sık sık geçer. Son bir kaç yüzyıldaa eklem aÄŸrılarında ve ateÅŸ düşürmede kullanılmıştır. Ä°yi bir idrar söktürücü, göz hastalığı tedavisi ve doÄŸum kolaylaÅŸtırıcı olarakta tanınmıştır. AÄŸacı kabukları ile yaprakları, ilk kez 1820 ler de ayrıştırılan salisin adlı glikozit açısından zengindir. !850 lerde bu glikozitten türetilen asetilsalisilat asit, sentetik olarak elde edilerek dünyadaki pöpüler ilaçlardan biri olan aspirindeki etken maddelerden biri halini almıştır. Son zamanlarda araÅŸtırmacılar,bugün tamamen sentetik yoldan elde edilen aspirinin, inme ve kalp hastalıkları olasılıpını düşürmek amacıyla önleyici olarak alınabileceÄŸini öğrenmiÅŸlerdir.
Yorum yapılmamış
No comments yet.
Comments RSS TrackBack Identifier URI
Sorry, the comment form is closed at this time.
