PSİKİYATRİNİN TARİHÇESİ
 
Psikiyatri göreceli olarak yeni bir bilim dalıdır. Günümüzden 150-200 yıl öncesine kadar psikiyatrik hastalıklar genel bir grup olarak ele alınıyor ve özellikle ağır olgular, lepra hastaları gibi, toplumdan izole ediliyorlardı. Pinel’in psikiyatrik hastalıklara ” insancı” yaklaşıldığında olumlu sonuçların alınabileceÄŸini saptaması ve görüşlerinin Avrupa’da pek çok “tımarhanede” uygulamaya sokulması ile bu hastalarla daha fazla ilgilenilmesine ve bilgi birikiminin artmasına yol açmıştır.
 Gözlemler, olgu bildirimleri ve araÅŸtırmalar psikiyatrik hastaların faklı özellikler gösteren iki ana grupta toplanmasıyla sonuçlanmıştır; psikoz ve nevrozlar.Psikozlar Kreapelin tarafından ” erken bunama” (ÅŸizofren) ve psikoz manyak depresif (bipolar bozukluk) olarak alt gruplara ayrılmış ve daha sonraları paranoid bozukluk, ÅŸizoaffektif bozukluk, ÅŸizofreniform bozukluk gibi psikotik tablolar da tanımlanmıştır. Nevrozlar ise Freud’ un esas ilgi alanı olmuÅŸtur. Günümüzde anksiyete bozuklukları, obsesif kompulsif bozukluk, nevrotik depresyon, fobiler, panik bozuklukları, somatizasyon bozukluÄŸu (histerik nevroz), hipokondriasis gibi hastalıklar ” nevroz” tanımında betimlenen özellikleri gösterdikleri düşünülen hastalıklardır.
Yorum yapılmamış
No comments yet.
Comments RSS TrackBack Identifier URI
Leave a comment
